Fatma Getirmez Baysal yazdı : NERDE O ESKİ BAYRAMLAR

Hiç inkar etmeyin!!

Belli bir yaşın üstünde olan herkesin bayram öncesi söylediği bir sözdür bu

“Nerde o eski bayramlar”

Kıyafetleri gözümüzün gördüğü yere astığımız yeni pırıl pırıl ayakkabıları başucumuzda beklettiğimiz bir an önce uyuyup sabahı beklediğimiz el öpüp harçlıkları sayacağımız sonra da bayram yerine koşacağımız çocukluğumuzdu bayramlar

Sahi nerde o günler ??

Sabahları güneşin bile farklı parladığı , gün doğmadan tüm bahçenin süpürülüp ,yıkandığı ,kahvaltı sofrasının hazır olduğu bayramlara uyanmak…

Ellerimizin kınası yıkanırken kimden ne kadar harçlık alacağımızı düşünüp

Herkesten önce sokağa bayramlaşmaya koştuğumuz bayramlardı o eski bayramlar

Bırakın sokağı mahalleyi hatta köyü bile baştan sona ev ev dolaştığımız bayramlar

Ele dökülen kolonyanın ,verilen bayram harçlığının hatta şekerin tadı da mı kalmaz ağızda??

Sahi biz neyi kurban ettik zamana?

Manevi yönümüzü doyururken evine et girmeyen insanları düşünen rabbim bir kurban isterken bizden

Bizler neleri kurban etmişiz?

Dünkü bayramların çocukları bizler bugünün bayramlarını yaşatamıyoruz çocuklarımıza

Nasıl bir hayat inşaa etmişsek ne bayramı biliyor çocuklarımız ne de o eski bayramların heyecanını

Küslüklerin sona erdiği, dargınların barıştığı, büyüklerimizin ziyaret edildiği ellerinin öpüldüğü, ikram edilen tatlıdan daha tatlı anlardır bayramlar

Şimdi ne tadı aynı ne de heyecanı.

Bir kurban var ortada ama kurban edilen şey kültürümüz, geleneklerimiz, ananelerimiz…

Biz ne zaman mı kurban ettik bayramları?

Bayramı tatile gitme amacı olarak gördüğümüz gün kurban ettik bayramları

Kapı komşumuzun kim olduğunu bilmediğimiz merak bile etmediğimiz an kurban ettik bayramları

Oysa komşu aileden bile yakındır fikriyle büyümedik mi biz?

Çocuğumuzu bayramlaşma için sokağa sal(a)madığımız , başına bir şey gelir mi ?diye korktuğumuz an kurban ettik bayramları

Oysa dünün bayramını yaşayan bizler az mı yemek yedik az mı uykumuz gelene kadar oynadık komşuda

Bir kadının çocuğun rahatça sokakta dolaşamadığı sokaklarda kaybolduğu acı haberlerin geldiği an biz kurban ettik bayramları

Oysa mahallede bir baba bir anne gibi koruyan kollayan gözleyen insanlarımız yok muydu?

Çocuğumuzu gönderdiğimiz okulda sinemada caddede hangi sapığın tecavüzüne uğrayacak diye korktuğumuz an

En dürüst en adil olması gereken kararların alındığı yerlerden korkmaya başladığımız an kurban ettik bayramları

Millet olarak şanslıyız ki hep bir devletimiz oldu ve devlet baba dediğimiz ,bizi birbirimizden ayrı tutmayacak bir babaya inancımızı kaybettiğimiz an biz kurban ettik bayramları ve geçmişe dair güzel olan her şeyi

Yahu Allah bizden dört ayaklı, sağlıklı bir kurban isterken biz hayatımızı kurban etmişiz

Şimdi nasıl bayram heyecanını yaşayabilelim, yaşatabilelim

Eskinin bayramlarını yaşamış bizler geçmişten günümüze kadar toplumsal değerlerimizi hızla kaybediyorken, toplum olarak kendimize bile yabancılaşmanın bizlere verdiği zararları fark edebilirsek önce içimizdeki bize, sonra ailemize ve daha sonra da topluma faydalı, değerlerine saygılı, birbirini seven, anlayan merhametli , hoşgörülü bireyler olabilirsek asıl bayramı o zaman yaşayacağız bizler

Bayramlar allah rızası için onun merhametine sığınıp birleştirici faydalı bireyler olalım diye vardır .Bu niyetle kesilen kurbanın kanı helaldir. Ama hayatımızda kurban ettiğimiz tüm değerlerin helalliğini bile alamayacağız. Bu yüzden düzeltmek de eski bayramları gören bizlere düşer. Yoksa :

Keramet takkedeyse ve hırkada

Veririz bizde otuz ila kırk lira

İslamı gerçek Müslüman anlayışı ve tavrıyla yaşayan tüm islam aleminin mübarek Kurban Bayramını en içten duygularımla kutlarım